Dolar 34,4838
Euro 36,2362
Altın 2.960,88
BİST 9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cum 19°C
Cts 8°C
Paz 10°C
Pts 10°C

Evsiz hayvanlar raporu yayımlandı… Yüzde 48’inin evi bulunmuyor

Sevgi dolu bir yuvaya erişemeyen kedi ve köpeklerin sayısını tespit edebilmek ve sahiplenmenin önündeki bariyerlerin anlaşılmasına katkıda bulunabilmek amacıyla, Türkiye dahil 20 ülkede kapsamlı bir küresel araştırma gerçekleştirdi. Araştırma sonuçlarına göre, Türkiye’deki kedi ve köpek popülasyonun yaklaşık yüzde 48’inin bir evi bulunmuyor.

Evsiz hayvanlar raporu yayımlandı… Yüzde 48’inin evi bulunmuyor
15 Ekim 2024 15:38
102

İSTANBUL (İGFA) – Kedi ve köpeklerin beslenme ihtiyaçlarına yönelik geliştirdiği ROYAL CANIN®, PEDIGREE®, PERFECT FIT™, WHISKAS® ve SHEBA® portföyü ile hayvanların sağlıklı yaşam sürmelerini amaçlayan Mars Petcare, dünya çapında evsiz hayvan popülasyon dinamiklerini anlayabilmek, sahiplenmenin önündeki bariyerleri tespit edebilmek ve çözümün geliştirilmesine katkıda bulunabilmek amacıyla kapsamlı bir rapor yayınladı.

Türkiye’ye ilişkin veriler, evsiz hayvan sayısı, kısırlaştırma oranları, hayvan sahiplenme alışkanlıkları ve hayvan sahiplerinin görüşlerine dair önemli bulgular ortaya koydu.

Araştırma sonuçlarına göre;

  • Türkiye’deki kedi ve köpek popülasyonun yaklaşık yüzde 48’sinin bir evi bulunmuyor.
  • Köpeklerin yaklaşık yüzde 21’i barınaktan, yüzde 17’si arkadaş aracılığıyla ve yüzde 15’i sokaktan sahiplenilirken, sokaktan sahiplenilen kedilerin oranı yüzde 28 seviyesinde yer alıyor.
  • Sahipsiz bir kedi veya köpek ile karşılaşılması durumda, anket katılımcılarının yüzde 60’ı gerekli ilgiyi sunarak hayvanların bakımlarını sağladıklarını belirtiyor.
  • Sahiplenmenin önündeki bariyerlerin kaldırılması durumunda, katılımcıların yüzde 47’si kedi, yüzde 45’i ise köpek sahiplenmeyi düşündüğünü belirtiyor.
  • Sahiplenme önündeki temel bariyerler arasında ilk sırada ev koşullarının elverişli olmaması değerlendirilirken, sorumluluğun fazla olacağı kaygısı, iş veya seyahat durumları sebebiyle evde bulunulamaması durumunda bakım alternatiflerinin az oluşu, bakım masraflarının maliyetli olması ve köpeklerde davranış kontrolünün nasıl sağlanacağının bilinememesi belirtiliyor.
  • Araştırma; kedi ve köpeklerin evsizliğini sona erdirmek için üç konu başlığında aksiyon alınması gerektiğini belirtiyor: Kısırlaştırma, sahiplenme ve hayvanların sahipsiz duruma geçmelerinin önüne geçilmesi.

KISIRLAŞTIRMA: EVSİZLİĞİ ÖNLEMEDE KRİTİK ADIM

Araştırmada, sahipli kedi ve köpeklerin kısırlaştırma oranlarına dair önemli veriler yer alırken buna göre, köpek sahiplerinin yalnızca yüzde 36’sı, kedi sahiplerinin ise yüzde 52’si hayvanlarını kısırlaştırdıklarını belirtildi. Kısırlaştırmanın yaygınlaşmamış olmasının hayvan popülasyon kontrolünün önünde önemli bir engel olduğuna dikkati çekildi.

Araştırma kapsamında, katılımcılara yakın gelecekte kedi veya köpek sahiplenmeyi düşünüp düşünmedikleri sorulduğunda yüzde 45’i köpek, yüzde 47’si ise kedi sahiplenmeyi düşündüğü belirtildi.

Bu arada araştırmaya katılanlar, sahiplenme önündeki engeller olarak şunları kaydetti:

  • Ev ortamının yeterli olmaması ve/veya olanak sağlamaması,
  • Hayvan bakımı için üstlenilmesi gereken sorumluluğun fazla olduğu düşüncesi,
  • Seyahat durumlarında hayvanın sorumluluğunu delege etmede yaşanılan zorluk,
  • İşe gidildiğinde kedi/köpek ile ilgilenebilecek kimsenin bulunmaması,
  • Hayvanların sağlıklı bir yaşam sürmeleri için gerekli olan beslenme, sağlık bakım ve tedavi masraflarının hayvan sahipleri tarafından karşılanamayabileceği endişesi,
  • Davranış kontrolünün sağlanılamayacak olduğu kaygısı.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.