TEP Genel Başkanı Akçın’dan çarpıcı açıklamalar
Türkiye Emekliler Partisi ( TEP ) Genel Başkanı Oktay Akçın ve Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Alpyürür; katıldığı bir canlı yayında TEP başta olmak üzere emeklilerin beklentilerine, gündeme dair dikkat çeken değerlendirmelere bulundu.
TEP’in emeklilerin, işçi ve emekçilerin haklarını savunmak için en doğru yolun Meclis olduğu düşüncesiyle yola çıktıklarına işaret eden TEP Genel Başkanı Oktay Akçın, Türk siyasi hayatında ve dünyada tüzel kişilik kazanmış tek emekliler partisi olduklarını söyledi.
Türkiye’nin geleceğe dönük hedeflerine ulaşabilmesi yolunda önlerine çıkan engelleri aşmak için daima tecrübe ve bilgi paylaşımını ilke edindiklerine vurgu yapan Oktay Akçın; başta çocuklar olmak üzere ülkedeki her bireyin gelecek kaygısı gütmeyecekleri Türkiye hayalini gerçekleştirmeyi hedeflediklerini belirterek;
“Türkiye Emekliler Partisi olarak sorumluluğumuzun ağır ve önemli olduğunun farkındayız. Bizler bütün Türkiye’nin partisi olmayı hedefliyoruz. Başta emeklilerimiz olmak üzere ülkemizin ve milletimizin sorunlarına fazlasıyla hakim olduğumuza inanıyoruz. Çünkü yıllar boyu edinilen birikim ve tecrübemiz var. Dolayısıyla sorunlarının çözümünü de biliyoruz. Göreve geldiğimizde ülkemizin ve milletimizin yaşadığı sıkıntıları öncelik sırasına göre çözüme kavuşturarak ülkemizi çağdaş bir geleceğe doğru götüreceğiz. Bu noktada halkımızın desteği çok önemli. Biz bütün bu sorunları vatandaşlarımızla omuz omuza vererek birlikte aşacağız” dedi.
“BİZ MÜCADELEMİZİ MECLİS’TE YAPACAĞIZ”
Emeklilerin maaş katsayısının yüzde 75’ten yüzde 45’e düşürülmesi alım gücünü olumsuz yönde etkilediğine dikkat çeken Oktay Akçın, açlık sınırının 19 bin TL olarak açıklandığı bir ülkede en düşük emekli maaşının 12.500 olmasının sosyal adaletle örtüşmediğini ifade etti.
TEP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Alpyürür, emeklilerin haklarının siyasette temsil edilmesi gerektiğine inandıkları söyleyerek; hedeflerinin kısa sürede toplumun herkesi kucaklayan bir iktidar yolculuğuna çıkmak olduğunu dile getirdi.